top of page

UYKU AVCISI HİPNOS

  • Yazarın fotoğrafı: Pınar PALA
    Pınar PALA
  • 13 dakika önce
  • 3 dakikada okunur
Resimleyen Ecem EKER
Resimleyen Ecem EKER

Bir koyun, iki koyun, üç, dört, beş… Ne kadar sayarlarsa saysınlar işe yaramıyordu bazen. Çitin üzerinden onlarca koyun atlasa da uykusu gelmeyince gelmiyordu işte insanın. Tam da bunun için varım ben. Uyku Avcısı Hipnos derler bana. Gözleri kapanmayan miniklerin kokusunu alır yanlarına uçar ve derin rüyalara yollarım onları. Acaba seninle de tanıştık mı bu öyküyü okuyan sevgili çocuk? 

  Biraz kendimden söz etmemi ister misin? Seve seve anlatırım kendimi… Upuzun, turuncu saçlarım var; alev gibi. Kanatlarım var sonra, sarı kırmızı karışık renkte, ışıl ışıl. O denli parlak ki baktığında gözlerin kamaşır. Onlar sayesinde konuyorum uyuyamayan çocukların penceresine. Yanımdan hiç ayırmadığım bir şemsiyem var. İçi sürprizli yıldızlarla dolu.  Açıldığı zaman tüm yıldızlar yayılır etrafa. O kadar çoktur ki sayıları, asla bitmezler. Bir de kâğıttan uçağım var, onunla gezerim bulutların ve güneşin arasında.

“Ey beyaz, güzel uçağım, hemen al beni buradan.

Gidelim yanlarına çocukların

Olmasınlar güzel uykularından .”

Bunu dediğim zaman uçağım hemen uçup gelir dizlerimin dibine. Atlarım üzerine. Elimle koymuş gibi bulurum uyuyamayan çocukları ve konarım pencerelerine. 

Dün de yine sağdan sola, soldan sağa dönen bir miniğin kokusu geldi burnuma. Hemen uçtuk penceresine, ama o da ne? O kadar dar bir pencere kenarıydı ki konamadı bizimki. Dengemizi sağlamaya çalışırken kâğıt hışırtıları eşliğinde, açık olan pencereden içeri düştük. Gürültülü bir iniş olmuştu anlayacağınız. Zaten uyuyamayan Nino şaşkınlıkla bize baktı.

“ Merhaba” dedim, iniş sırasında dağılan saçlarımı düzeltmeye çalışırken.

“?”

“Merhaba yeniden”

“Mer… Merhaba? Sen de kimsin?”

“Uyku Avcısı Hipnos derler bana. Sakın korkma, senin için geldim ta uzaklardan.”

“Benim için mi? Nasıl yani?”

“Evet, uykun kaçmış duyduğuma göre.” 

“Doğru, yarım saattir ne yaptıysam uyuyamadım.”

“Hıh, işte bunun için buradayım.”

“Sen gerçek misin? Yoksa rüya mı görüyorum ben? Bu denli minik bir insanla karşılaşmamıştım daha önce, ayrıca kanatların da var.”

“Yanına gelebilir miyim izin verirsen?”

“Şey… Gelebilirsin.”

Kanatlarımı çırparak yastığına kondum.

“Ne güzelsin böyle” dedi.

“Teşekkür ederim. Anlat bakalım, nedir seni uyutmayan?”

“Bugün benim doğum günümdü. Annem, babam, arkadaşlarım… Harika bir kutlama hazırlamışlardı benim için. Gerçekten çok eğlendim. Sonra pastanın üzerindeki mumu üflemeye sıra geldi ve tam o an aklımdan bir şey geçti.”

Sustu ve üzgün gözlerle yere baktı.

“Ne geçti?”

“Bir yaş daha büyüdüm bugün. Her yıl bir yaş daha büyüyeceğim ve bir gün artık çocuk olmayacağım. Büyükler  ‘keşke hep çocuk kalsaydım’ deyip duruyorlar. Acaba büyümek iyi bir şey değil mi?”

Çok düşünceli ve mutsuz görünüyordu.

“Avcunu aç bakalım” deyip ona yaklaştım. “Sana bir sürprizim var.’’

Uçarak ellerinin arasına kondum. Dans eder gibi şöyle bir sallandım. Bir anda onlarca yıldız döküldü avuçlarının içine.

“Ne kadar güzel parlıyorlar” dedi sevinçle ve şaşkınlıkla. 

Bu küçük sevinci görmek beni mutlu etti. Sonra sorusunu yanıtladım.

“Bence büyümek iyi ve güzel bir şey. Her yaş kendine ait güzelliklerle gelir. Büyürken yeni şeyler öğrenir farklı şeyler deneyebilirsin. Bazı konularda artık kendin karar verebilirsin. Ayrıca asla unutmaman gereken bir şey var. Yaşın ne olursa olsun annen, baban ve arkadaşların seni hep çok sevecekler.”

“Gerçekten mi?”

“Evet gerçekten, güven bana.”

Biraz rahatlamış gibiydi.

“Teşekkür ederim. Sanırım söylediklerin ve avucuma bıraktığın yıldızlar bana iyi geldi.”

“Sana bir sır vereyim mi? Yıldızlarım sihirlidir. Değdikleri elin sahibinin uykusunu getirirler. Haydi, şimdi uzan yatağına.”

Nino yavaşça uzandı. Gözlerini benden hiç ayırmadı.

“Sen uyuyuncaya dek buradayım, sonra gideceğim.”

“Gitmesen olmaz mı peki?”

“Hep burada kalırsam kaçan uykuları kim avlayacak?”

“Anlıyorum, haklısın” derken gözleri kapanmaya başlamıştı bile.

Nino derin uykulara dalınca ben de uçağıma atladım ve gökyüzüne yükseldim.

Pangala hungala,

Uçur beni uzağa.

Savrulunca yıldızlar,

Tatlı düşlere uçar.

Sevgili çocuklar…


*Bu etkinlik Nilüfer Dinç Demirok tarafından hazırlanmıştır.

KONU: Uyku Avcısı Hipnos’un, uykuya dalamayan Nino’nun yanına gelmesi, onun büyümekle ilgili kaygılarını dinleyip yıldızlarla teselli ederek güzel rüyalara göndermesini anlatıyor.

TEMA: Büyümek, Hayaller ve Çocuk Kalbinin Gücü

ANAHTAR KELİMELER: Uyku Avcısı, Yıldızlar, Kanatlar, Kâğıt uçak, Rüya, Büyümek, Çocukluk, Sevgi

KIPIR KIPIR DÜŞÜNCELER 

  • Sen hiç uyuyamadığın bir gece yaşadın mı? O an neler düşündün?

  • Yıldızların sihirli olduğunu düşünür müsün? Onların sana neler fısıldamasını isterdin?

  • Eğer senin de sihirli bir kâğıt uçağın olsaydı, seni nereye götürmesini isterdin?


 KIPIR KIPIR ETKİNLİKLER

1: Uyku Avcım

Kendi uyku Avcının resmini çizebilir misin? Kanatlarının, saçlarının ve yıldızlarının nasıl olacağını hayal et ve çiz.

2: Yıldızlı Dilekler Kavanozu

Sınıfında üzerine dilek ya da güzel bir düşünce yazan dilek kavanozu yapmaya ne dersin? Kağıtları yıldız şekline keserek dilek kavanozuna atabilirsin. Hafta sonunda kavanozu açabilir ve dilekleri okuyabilirsiniz.

3: “Büyümek demek benim için…” cümlesini tamamlayabilir misin?





Yorumlar


İletişim
  • Instagram
  • Facebook

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

YAYIMCI: YAKIN KİTABEVİ İMTİYAZ SAHİBİ: LEVENT SALICI © 2021 KIPIRTI ÇOCUK DERGİSİ HER HAKKI SAKLIDIR. KAYNAK BELİRTİLMEK KOŞULUYLA YAZILARDAN ALINTI YAPILABİLİR. DERGİDE YAYIMLANAN TÜM ESERLERİN SORUMLULUĞU YAZARLARINA AİTTİR.

​SSS.-SİTE İÇİNDE ARADIĞIM METNİ NASIL BULABİLİRİM?

CONTROL+F TUŞLARINI AYNI ANDA TIKLAYIN. EKRANA GELEN BOŞ KUTUCUĞA ANAHTAR KELİMELERİ YAZIN. ÖRN. YAZAR İSMİ, BÖLÜM ADI, BAŞLIK VB. SONRA ENTER TUŞUNA BASIN. İLGİLİ KELİMELERİN OLDUĞU METİNLER RENKLENDİRİLMİŞ OLARAK EKRANINIZA GELECEKTİR.

bottom of page