Başını okul servisinin penceresine dayamış, yoldan gelip geçenlere bakıyordu Zeynep. Aslı Hanım’ın, “Geldik çocuklar! Teker teker aşağıya inin ve sessizce beni bekleyin lütfen,” diyen sesiyle irkildi.
Hem Zeynep hem de sınıf arkadaşları heyecanla bu geziyi bekliyorlardı. Öğretmenleri Aslı Hanım, “Çevremizi Tanıyalım” başlığı altında bir proje çalışması başlatmıştı. Her ay, İzmir’de kültürel miras değerine sahip yapılardan birine gezi düzenliyor, sonrasında öğrencilerin birinden bu binayla ilgili duvar gazetesi hazırlamasını istiyordu. Bu kez sıra Zeynep’teydi. Dün gece çantasını titizlikle hazırlarken küçük not defterini ve fotoğraf makinasını özenle yerleştirmişti. Bu proje çalışması başladığından bu yana heyecanla sıranın kendisine gelmesini bekliyordu. Aslı Hanım, öğrencilerine gezi öncesinde yapıyla ilgili bilgi vermiyor, adını sır gibi saklıyordu. Bu gizemli durum hem Zeynep’in hem de arkadaşlarının çok hoşuna gidiyordu. Her ay gezi haftasını iple çekiyor, kendi aralarında görecekleri yapının neresi olabileceği konusunda öngörülerde bulunuyorlardı.
Öğrencilerin hepsi servisten inmiş, heyecanla Aslı Hanım’ın söyleyeceklerini bekliyordu.
Öğretmenleri, “Evet çocuklar! Hazırsak başlayabiliriz,” derken yüzünde sevimli bir gülümseme vardı. “Bugün gezeceğimiz yapııı, Tarihi Asansör Binası,” dedi. Öğrencilerinin yüzlerindeki şaşkın ifadeyi görünce mutlu oldu. “Doğru duydunuz çocuklar. Bu kez göreceğimiz yapı, bir asansör binası. Hadi şimdi girişine doğru yürüyelim,” derken, Zeynep elinde not defteri ve kalemiyle öğretmeninin yanında yerini almıştı bile.
Aslı Hanım, yürüdükleri sokağın tam ortasında durdu.
“İşte karşınızda Tarihi Asansör Binası!”
Bir öğrenci, “A, ben bu binanın fotoğrafını görmüştüm, demek Asansör’müş...” dedi şaşkınlıkla.
Çocuklar meraklı gözlerle binaya yaklaşmaya başladılar.
Dar ve uzun bir kuleyi andıran tarihi yapının çatısı sanki gökyüzüne açılan bir kapı gibi karşılarında duruyordu. Zeynep’in binaya bakışları şaşkınlık ve hayranlık doluydu. Sanki birazdan asansöre binecekler ve izlediği çizgi filmlerdeki gibi bulutlar içindeki dünyaya adım atacaklardı. Belki de asansöre binenleri zamanda yolculuğa çıkaran bir yapıydı. Tüm bu düşünceler sırasıyla aklından geçerken Aslı Hanım, “Zeynepçiğim beğendin mi yapıyı?” diye sordu.
Bu sözlerle hayal dünyasından çıkan Zeynep, öğretmenini de heyecanlandıran bakışlarıyla, “Sanki bir masal kulesi. Bakınca masallardan çıkıp gelmiş gibi hissettim. Hazırlayacağım duvar gazetesi için şimdi daha çok heyecanlıyım. Bir sürü fotoğraf çekmek istiyorum,” derken, çantasından fotoğraf makinasını çıkartıyordu.
Aslı Hanım öğrencisinin sergilediği bu ilgili tutumdan çok memnun oldu. Kendi aralarında konuşmaya dalmış çocukların dikkatini çekmek için ellerini havaya kaldırdı.
“Bu kırmızı renkli yapının hikâyesini dinlemeye hazır mısınız?” diyerek sesini biraz yükseltti. Hep bir ağızdan “Eveeeettt,” diyerek karşılık veren öğrenciler sabırsızlıkla beklemeye başladılar.
“Sevgili çocuklar bu yapının inşaatından önce, üzerinde bulunduğumuz Mithatpaşa Caddesi ile yukarı tarafta yer alan Nihat Bey Caddesi arasında ulaşımı sağlamak için 155 basamaktan oluşan bir merdiven varmış. Merdivenlerin üst kısmında Devidas ailesinin, alt başında da Nesim Levi adlı bir tüccarın evi bulunuyormuş.
Anlatılanlara ve yazılı kaynaklara göre, bir gün baba Devidas merdivenlerden düşüp ayağını kırmış. Nesim Levi de arkadaşının bu durumuna çok üzülmüş ve aklına bir fikir gelmiş. Avrupa kentlerinde gördüğü gibi bir asansör kulesi yaptırmaya karar vermiş. Böylece iki cadde arasında kolay ve hızlı bir ulaşım sağlanacakmış. Nesim Levi gerekli görüşmeleri yaptıktan sonra asansörün inşaatına başlanmış. 1907 yılında yapı tamamlanmış. Asansör tam da Nesim Levi’nin hayal ettiği gibi olmuş ve her iki cadde tarafında yaşayan insanlar merdiven inip çıkmaktan kurtulmuşlar. Yüz on yedi yıldır ayakta olan bu yapı, İzmir’in en önemli tarihi binalarından biridir.”
Sözlerini bitiren Aslı Hanım kendisini ilgiyle dinleyen öğrencilerine baktı. Onlarla gurur duyuyordu. Birçoğu not tutuyor, fotoğraf çekiyor ve meraklı gözlerle yapıyı inceliyordu. Bu sırada Zeynep, soluk bile almadan öğretmeninin anlattıklarını defterine yazmakla meşguldü. Biraz sonra soru sormak için öğrencilerinin ellerini havada gören Aslı Hanım, gülümsedi.
“Hepinize yanıt vereceğim, merak etmeyin ama isterseniz ilk olarak yapıyla ilgili duvar gazetesi hazırlayacak arkadaşınıza söz verelim,” derken Zeynep’e göz kırptı.
“Öğretmenim, bina günümüzde de asansör olarak kullanılıyor mu?”
“Evet, kullanılıyor Zeynepçiğim. Hatta birazdan birlikte en üst katına çıkacağız. Yapının içinde iki asansör var. Eskiden bunlardan biri buharla, diğeri elektrikle çalışıyormuş. Daha sonra ikisi de elektrikle çalışacak şekilde düzenlenmiş.”
Aslı Hanım sözünü bitirince Deniz’e söz verdi.
“Öğretmenim, asansörün özellikle üst kısımlarının kırmızı renkte olması beni çok etkiledi. Ayrıca yapıyı kitaplarda gördüğüm saat kulelerine benzettim.”
“Çok haklısın Denizciğim. Aşağıdan bakıldığında yüksek bir saat kulesine benziyor. Binanın en dikkat çekici yeri, senin de söylediğin gibi kırmız renkteki tuğlaları. Kaynaklarda yapım aşamasında bu tuğlaların Marsilya’dan getirtildiği yazıyor. Defneciğim şimdi de sen sor bakalım.”
“En üstte balkona benzer bir çıkıntı görüyorum. O nedir acaba?”
“Aferin Defne. Çok dikkatlisin. O çıkıntı gerçekten de bir balkon. Yapının Nihat Bey Caddesine ulaştığı yerde demir konsollar üzerinde taşınan bir balkonu var. İzmir’i kuşbakışı olarak görebileceğiniz en güzel yerlerden biridir. En üst katı yani terası günümüzde kafe ve restoran olarak kullanılıyor. Bu arada kentimize gelen turistlerin de en çok ilgisini çeken yapılardan birisi. İsterseniz burada daha fazla zaman kaybetmeyelim ve güzel İzmir’imizi bir de yukarıdan görelim. Servisimiz bizi almak için yukarı caddede bekliyor. Geri kalan sorularınızı da yolda yanıtlarım.”
Çocuklar sessizce ve heyecanla asansöre binmeyi beklerken Zeynep’in aklında hazırlayacağı ödev vardı. Eve gidip bir an önce başlamak istiyordu. Başlığı şimdiden hazırdı.
TARİHİ ASANSÖR BİNASINDA ZAMANDA YOLCULUK
Kaynakça:
https://izmir.ktb.gov.tr/TR-77365/tarihi-asansor.html
*Bu etkinlik Burcu Şengün Erturgut tarafından hazırlanmıştır.
KONU: Aslı öğretmenin öğrencileriyle birlikte Tarihi Asansör Binası’na yaptığı gezi ve
binanın tarihi hakkında çocuklara verdiği bilgiler anlatılıyor.
TEMA: Tarihi Asansör Binası
ANAHTAR KELİMELER: Tarihi yapı, tarihi asansör, koruma.
KIPIR KIPIR DÜŞÜNCELER:
Nesim Levi arkadaşının merdivenlerden düşmesine çok üzülüyor ve bir daha böyle bir
olay yaşanmaması için asansör yaptırmaya karar veriyor. Nesim Levi’nin bu davranışı
hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sizler günlük hayatınızda arkadaşlarınıza yardımcı olmak için neler yapıyorsunuz?
Sizce yapının günümüzde hala korunuyor olmasının İzmir şehri için ne gibi bir önemi
var?
KIPIRDATAN ETKİNLİKLER:
Asansörün tarihçesiyle ilgili bir duvar gazetesi hazırlamaya ne dersiniz? Asansörün
kısa tarihiyle ilgili bu videoyu da izleyebilirsiniz.
Dünyadaki en ilginç asansörler hakkında bilgi edinip arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.
Şimdi gözlerimizi kapatalım ve hayalimizdeki asansörle uzaya yolculuk yaptığımızı
düşünelim. Asansörün penceresinden neler görmek isterdiniz? Yıldızlar mı,
gezegenler mi? Renkli kalemlerinizle özgürce resim yapmaya ne dersiniz?
Comments